hulyacaa

off offf yine kar yine soğuk yine kasvet nerde kaldı bahaar ?

Yeni bir günden merhabalar  Bilecik yine çok kasvetli. Havalar ısındı diye sevinirken yine yağmurlu bir güne merhaba dedik. Bugün arkadaşımla beraber üzerimizdeki ağırlıktan kurtulmak için Tchibo'dan almış olduğumuz kahveleri içmeye başladık. Ama hala üzerimizdeki ağırlığı bir türlü atamadık. Hazır iş yeri de sakinken b aynı apartmanda olmamıza rağmen iki gün birbirimizi göremediğizden muhabbete başladık. Benim Eşimin hafta tatili cumartesi olması ve habersiz gelen misafir nedeniyle yapmayı düşündüğümüz HAVUÇLU KEKİ yapamadık. Arkadaşımında eşi pazar günü izinli olduğundan iki gün birbirimizi göremedik. Beraber yapmayı planladığımız Havuçlu Keki arkadaşım yapıp kapıdan bırakıp gitti. :) Çünkü ona da habersiz misafir gelmiş tadı da pek güzeldi arkadaşımın blogunda   http://sinopee.blogspot.com/  havuçlu keki ve tarifini bulabilirsiniz.

Herkese hayırlı akşamlar dilerim.Bugün iş yerinde  iken bir öğrencimin annesinin bana göndermiş olduğu kısırı afiyetle yedik o kadar da güzeldi.  Tadı, kıvamı, acısı herşeyi yerli yerindeydi :) Teşekkür ederiz Zübeyde Hanım....

Ben bir çığlık attım, sesimi duyan oldu duyanlar oldu. Nasıl teşekkür etsem, nasıl haklarını ödesem bilinmez. Evladım için insanlarında yüreği yanmış belli. Bana umut olmak isteyenlerin sesini duydular köşe yazarlarımız ve Okan bey. Dün aramak istedim Okan Bey’in programını düşer mi bilemedim. Üçüncü arayışımda düştü açan kişiye benim GAMZE ANNE dedim lütfen beni görüştürün. Haykırışımı anlatmaya başlamışlardı. Beni de dinlediler yalvarırım oğlum için dedim. Oğlum, oğlum, canım oğlumun yanına gitmek için donör olun bana dedim. Yurt dışında tanıdıklarınız varsa benim için ulaşın dedim. Dedim demesine ama geriye dönüş yapar mı insanlarımız gidip bir tüp kan verirler mi acaba. Veren muhakkak olur, ama daha çok kişi lazım. Gitsem yetmiş milyonun ellerini ayaklarını öpsem yalvarsam ne olur bir tüp kan sadece diye… İnanın canınız yanmıyo ilik alınırken o kadar basit ki yeter ki tutsun. Bana kaç kere yaptılar. Oğlum için yapın bunu. Daha 3 yaşına girecek bir evlat için yapın. Yavrun

Kıza bir partide rastlamıştı... Harika birşeydi. O gün peşinde o kadar delikanlı vardı ki. Partinin sonunda kızı kahve içmeye davet etti. Kız parti boyu dikkatini çekmeyen oğlanın davetine şaşırdı, ama tam bir kibarlık gösterisi yaparak kabul etti. Hemen köşedeki şirin kafeye oturdular. Delikanlı öyle heyecanlıydı ki, kalbinin çarpmasından konuşamıyordu. Onun bu hali kızın da huzurunu kaçırdı.. "Ben artık gideyim" demeye hazırlanırken, delikanlı birden garsonu çağırdı.. "Bana biraz tuz getirir misiniz" dedi.. "Kahveme koymak için.." Yan masalardan bile şaşkın yüzler delikanlıya baktı.. Kahveye tuz!... Delikanlı kıpkırmızı oldu utançtan, ama tuzu kahvesine döktü ve içmeye başladı. Kız, merakla "Garip bir ağız tadınız var" dedi.. Delikanlı anlattı: "Çocukken deniz kenarında yaşardık. Hep deniz kenarında ve denizde oynardım. Denizin tuzlu suyunun tadı ağzımdan hiç eksilmedi. Bu tatla büyüdüm ben.. Bu tadı çok sevdim. Kahveme tuz